2 Kasım 2021 Salı

Sızladığıdır.

 


balık tezgâhlarına uzun uzun baktığın bir akşamüstü

kederli ellerin elbette hayatta

tezgahta sıra sıra izmarit, torik ve mersinlere bakınca

ve sen gözlerini yıkıp baktıkça

gidecek yerinin olmadığı anlaşılıyor

sanırsın bütün hâl bunu fısıldaşıyor


küskün bir ağaç gibi 

ellerini sarkıtıp gövdenden

geldiğin yöne doğru döküyorsun yapraklarını


dükkan önleri kürünmüş

ve olur olmadık sokak uçlarında

kirlenmiş kar öbekleri

oradan geçişinin aynası

bakıp 'dünya kirlidir' diye iç geçirdiğin 


sokak lambalarının altından hızla geçen insanlar

yetişme telaşına eklenmiş ayaz

herkesin gidecek bir yeri var' hissi

ve avucunda tuttuğun soğuk anahtar


iğdiş edilmiş hayatının şanlı nişanesi

yalnızlığın,

yetsin istersin

verip sırtını bir duvara 

dünyanın geri kalanına ilenerek

duvarları ısıtırsın

dişlerini fırçalayıp uyuyamazsın çünkü

bu yazılı olmayan bir kuralıdır mağlup olmanın




Çağdaş Ünbal