11 Kasım 2013 Pazartesi

Kelebeğin İntiharı


                                                                              "yeşil reçete sahiplerine"


bir avucuma beş ceviz sığıyor

sabahları işe giderken mesela
kaldırımdaki köpeklerle üşümek işime gelmiyor

nar tanesi demiştim bir şiirde
hani kabuğunun dışında kalan
sonra geldi de aklıma
kabuk da üzülmüştür 
sezdirmeden içindekilere
kızılca süzülmüştür 

bir avucuma bir nar sığıyor

akşamları eve dönerken mesela
yalnızlığımı getirmek aklıma 
hiç işime gelmiyor

bir avucuma iki hayat sığmıyor

sırf bu yüzden
ezanı enstrümantal dinlemek gibi
-seladan bağımsız-
bir başıma geçen günler
mandalina kabuğunda söndürülmüş sigaranın
hususi anlamları varsa eğer
evet burası orası
senden çok uzakta

kelebek için
intihar nedenidir sığdıramamak,
eksik kalması hayatın

ben pazara gidiyorum
bir kilo mandalina az geliyor satıcıya
yalnızlığıma yorup
para üstünü beklemeden uzaklaşıyorum

berber aynalarında asık yüzümü seyrediyorum
sohbette bahsi geçen stoperin izini
kaval kemiğimde arıyorum
-elbet stadyumlardan bağımsız-

erteliyorum sancıyı
mandalina kabuklarında sigara çoğaltıyorum
şiir yazıyorum
kanıksıyorum,
uzun diye ömrüm
saklanıyorum kozaya benzettiğim odama

yağmur sonrası su birikintisi değilmişim gibi asfaltta
acımıyor gibi yaparak parmak uçlarım

sırf elim sığıyor diye cebime
utanmadan yaşıyorum.


Çağdaş Ünbal


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder