7 Ağustos 2013 Çarşamba

Yol Sonrası Söylenmiştir.


yolların ayakta bıraktığı iz
ayağın yolda bıraktığından fazlaydı
yaz sonu güneşi ne kadar ısıtırsa evi
işte o kadar
yol ile soğuk ev ilişkisi gözaltı torbası
sözlüklerde aramak nafile.

incir ağacının gölgesi malum
ve yaz sonu
bütün iklimler aslında ayaz
yalnızlık dediğin
yürümek yolu
kaldırmadan başını.

toprağın denize ulaştığı yerde güneş batıyor
insan seli alsancak
karanlık örtmeli yalnızlıkları
hesap kesmeli artık
yoksa bu ayan ve beyan durumu
deniz temizlemek zorunda kalacak.

rüzgar nereden eser ise o yan söylemekte
rüzgar bu konuşur elbette
yine de halince anlamaya
rüzgar olmak gerek bozkırda.

o vakit nereye gittin ise
sırtında tarifi mümkün olmayan kederle
duvarları griye boyamak
                      boynunun borcu
bir nevi tüzük hazırlamak yalnızlığa
maddeler birbirini takip ederken
kaybolan güneş
çekilen perdeler
çaysız bir ocak
ocaksız bir ev...

bir başına büyütülen kederler
mübarek at soyu
gittikçe hızlanan bir dünya
ellerine alıp bir kitabı ortasından başlamak
hikayenin başı fikrimce sabit
elbet yine de duvarlar
mutlak suretle oradalar.

gittikçe kalabalıklaşan
inmektedir yalnızlığın merkezine.


Çağdaş Ünbal

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder