nel mezzo del cammin di nostra vita*
merhaba.
ekstreden de anlaşılacağı üzere yolu yarılamak üzereyim.
çekirdek ailenin kabuğu,
köklü bir ağacın oyuğuyum.
kararmış, döküntülü haliyle
yemyeşil dalların arasında
hummalı bir oyuk.
iyi şiirler okudum
şairlerinden nefret ederek.
sevdim, çok sevdim
açlığım dengelendi böylece
uykularım tamamlandı
yüklü kalktım yataklardan.
mavi bir intihar fikri
serpildi hürriyetime
dönüp dolaşıp
içinde durdum cansız bedenimin
bir zaman sürdü bu
reçete ve allah sunuldu
ben,
göğe ve dağa baktım
serinledi içim
küçüldü heybeti öfkemin
nakli sırasında kırılmış bir kalp
-yine de kalp
bende ritim bulmakta halen
unutup kırığa sebebiyetini
sızdırmadığını bilerek
yahut işe yaramaya devam ettiğini
-yine de kalp
mecburiyetin vesikalığıymış
sonra gül bahçesi
turna katarı ve kök
varlığım varlığına armağan olsun'
sözünün değer kazanması
sürekli göğe ve dağa bakmak gibi
-yine de bu kırıklık
şiire ve
mavi bir intihar fikrine sebep
işte
dönüp dolaşıp
dönüp dolaşıp..
Çağdaş Ünbal