limon kabuğu kokardı ellerin
öykünürdü kış meyveleri
bana hava hoştu
çünkü yağmur çiselerdi öğleden sonraları
düşlerin buğulanırdı senin
konuştukça
buhar salınırdı
dudaklarının arasından
dünya ısınırdı
ben genişlerdim
pabuçlarım vurmaz
dişlerim sancımazdı
ellerim de genişlerdi
ormanları kucaklar
dere yataklarınca uzanırdım
ben böyle estikçe sana dair
senin ellerin inatla kokardı
susardık.
doygunluğu hisseder
kalabalıklaşırdık parklarda
kuşlar bir yandan
çocuklar bir yandan
ellerini avuçlarıma alırdım
sonsuz bir limon bahçesi olurduk böylece
dalları dolu
toprağı bereketli
bir yanı boydan boya deniz
susarlardı
biz duyardık.
biz duyardık.
vakti sayardık gece olunca
aydınlığın bıraktıklarını kemirerek
korkardık,
saçlarımı okşardın
vahşi bir hayvan gibi titrerdi deniz
bütün rüyalardan kaçardık
toprak ve biz
gebeydik güneşe
sancımız rüzgarla savrulurdu
yalnızlaşır
ikimiz kalırdık
şuncacık odada
kaçınılmaz rüyalarda.
Çağdaş Ünbal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder