6 Şubat 2014 Perşembe

Ömrün Damıttığı Sancıdır.


kumandayı düşürmem elimden
kötü şakalara gülüp
yönetmenini aç bırakan dramalarda ıslatırım sakallarımı

belki sigarayı çoğaltırım
içimdeki zehri

kim bilir
bir mumun eriyişine
gözümü kırpmadan bakarım saatlerce
günü güne ulamanın nesi zor ki
çekip perdeleri
hayatla aramda satenden duvar örmenin
nesi katlanılmaz

sararırken meyhanelerde muhabbet
ve rakıya yaslarken aşıklar sırtlarını
burada bir çiçeğe su vermenin
ağlanacak neyi var allah aşkına!

sonra
-hatırasının üzerine kuluçkaya yatmış bir adamı doğururum
sessizce iliştiğim çekyatta-

ekin zamanı da değil ya
savrulur gözümden boş başaklar
bahar gelir, doruklarda kar da erir

dünyayı yüreğimde taşımanın ağırlığı kalır
bir başına
başıma.



Çağdaş Ünbal

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder