11 Mayıs 2013 Cumartesi

Abilmuhsin Ağabey İle Konuşma

sakallarım batıyor avuç içlerime
böylelikle ellerimi uzak tutmayı öğreniyorum yüzümden
diyorum yağmur dursa da vazgeçsem küfürden

sorgulamak yetmiyor bazen acıları
şiirle beslemek gerek
bir eski zaman şairinden mısralarla
koynunda uyutman gerek.

be abilmuhsin ağabey
şimdi biz çıksak şu yokuştan
baksak o sokağa lambaları ardımıza alarak
sakallarımız desen bi karış
zulamızda ondörtlük bir şiir
vurur muyuz martıları
rakı acıya keser mi dilimizden
diyelim durdu yağmur
ve hadi güneş çıplak bir kız gibi dolandı boynumuza
asabilir miyiz usumuzda kaçak kat çıkan şairleri
uyuyabilir miyiz dünya hafiften dönmeden

şimdi sen uzak bir şehirde şiir doğurursun
ben burada arızalı dertleri deftere geçerim
bozkırda doğan ne anlasın martıdan, vururum elbet
sonra da gider sakallarımı keserim
böylelikle ellerim yüzümden kaçamaz
çünkü utanırım, yüzümü kapatmam gerek
onlar ki eski zaman şairine göre
"denizin sokak çocuklarıdır"
ki biz bir ölümden utanacak denli güzel gülüyoruz.

Çağdaş Ünbal




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder