16 Nisan 2013 Salı

Çocukluğuma Ağıt

ateşin üzerinden atlamanın ustasıyım ben
bacağımda ağır metaller
kapkara yaz akşamları
terden kayboluyor minik bedenim
tozun müdavimiyim ben, kızma anne
bu yaşlarda yapılıyormuş bunlar 
ilerisi karışık gibi biraz
fatih'in abisinin sigara içişinden anladım
bi boklar var o yaşlarda
kızma iştahım kaçıyor kızartmaya yumulmak için başımı eğiyorum
hem uyurum bir iki saate yorgunum 
gelme üstüme anne, okul zaten dert
melisa ahmet'in silgisini aldı bugün, fenayım
varsa bir bardak yağmur doldur
beyaz leblebi de koy masaya
babama söyle hicaz çalsın bu akşam öğütlerden
ölüler ses çıkaramaz deme anne
salih'in babası girmiş rüyasına, konuşmuşlar
birlikte gezmişler güneşli bir pazar gününü
koy bunların hepsini masaya anne
babama da söyle bıraksın toprakla dostluğunu
otursun karşıma
evlat desin
sana da kokulu bir silgi alalım
kaldır masadan şu silgileri anne 
olmayanları hatırlatıyorlar nedense
şunları da kaldır şunları da
biliyorum durumumuz pek yok ama varsa biraz baba koy masaya
çocukluğuma ağlayacağım bugün
başka meze bilmiyorum.

Çağdaş Ünbal



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder